22 Ekim 2017 Pazar

BİR ADAM



BİR ADAM

Bir adam
Birliğinden yoksun
Bilinmez onca şeyi bir çırpıda bilen bir adam
Bırakmadan yarımları kuyruğundan
Korkusuzca koşan
Tamamlanmadan bir bütünde yaşamın
Yandıklarında gülümseyen bir adam

Közü avuçlarında taşıyan
Biriktirip sevdasını koynunda saklayarak
Yumuk iki göze boşaltan
Bir adam
Girdabına kapılıp zorun
Kolayından hazsız doyan

Nice badirelerden sıyrılıp
Siyah iki tel saça
Sıcacık iki avuca
Gönülden yaren olan cana
Çıkarsız yanında olan bir aşka
Bir olmayı göze alan bir adam

Bilinmese de gerçek
Sonsuza sevgisiyle yol alacak...


Mustafa Yılmaz

Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

BİR EYLÜL DAHA ESKİYOR




BİR EYLÜL DAHA ESKİYOR

Bir eylül daha eskiyor sevgili
Dışarıda sağanak bir yağmur
Gözlerin gibi
Anımsıyorum göğsümdeki tenini
Islanmış toprak gibi kokardı
Ya o nefessiz iç çekmelerin
Tıpkı şu an ki gök gürültüsü

Eskiyor bir eylül daha sevgili
Asfaltlardan akan su gibi geçip gidiyor ömür
Özlemini çekiyorum dokunuşlarının
Gömleğimi ıslatan su kadar soğuk bir duygu

İhanetinden yargılıyorum mevsimleri
Hangi aydayız aldırış etmiyorum
Uzakların senfonisi var dilimde
Bir tek eylülü biliyorum şarkının sözlerinde
Eylülde gel demiştim diyor
Orası ilgilendiriyor sanırım sadece

Özlüyorum sevgili itirafım olsun
Hani bir şiir yaz derdinde nazlanırdım ya
Kızıyorum kendime
Oysa söyleseydim tüm şiirlerim sana
Sen şimdi bil de bilmezden gel yinede
Ne kadar yazmadığım şiir varsa sanadır
Söyleyemeyecek kadar asi bir dil var kalemde...


Mustafa Yılmaz

Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

ARSIZ LEKELER




ARSIZ LEKELER

Kulak memesine geçirilmiş diş kadar
Üryan bir tene avuçların terini silmek
Titrerken nefesler mum alevinde
Güneşi ihanete sebep saymak
Ve tüm sabahları sırtından vurmak

Arsız lekelerin süslediği dudakların
Parmak uçlarında çığlığını duymak
Göğüs tomurcuklarının
Dikerken bir gözü kapı aralığına
Tırnakların altına dolan sancılarım
Sıkma dişlerini ey kısrak
Yankılansın duvarların acizliği üryana

Ben ki dağ yamaçlarında topladım arzularımı
Cam gövdelerinde kaşıdım sırtımı
Ne geceye aldanırım
Ne gündüzde korkarım
Bir tek ama bir tek
Döllerimden yanarım...


Mustafa Yılmaz


Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

MUSALLADA BİR GECE




MUSALLADA BİR GECE

Buz kesiyor yorgan içleri
Bir ayağım yatağımın kuytu köşesinde
Üstüme geliyor duvar ağırlığı
Aralık kapımdan gölge misali doluyorsun düşümde
Bir elim dokunurken yanağına
Terim akıyor can suyu misali yokluğuna
Üç beş lokmadan ibaret doymalarım
Küsüyor sigaram geç kaldığımda
Korkusu var aydınlığın pencere kenarında
Malum açılmıyor perdeler aydınlığa yokluğunda

Kaç oldu saymadım kapı zilini denediğim
Bilmem kaç defa uzattım alışverişlerimi
Melül bir bakış ile giriyorum kapımdan
Sırtımda bir el boşluğuyla

Dağınık bir evin orta yerindeyim
Aydınlatmıyor lambalar dehlizimi
Bir umut sarılıyorum tuşlarına telefonun
Bir tokat belki de nasihat gibi açılmayan ahize sesleri
Kapatıyorum gözlerimi her düşlediğimde
Seriyorum avuçlarımı gökyüzü misali tenine
Sesime ses oluyor geçmiş sevişlerin
Uyanmak desen musallada bir gece…


Mustafa Yılmaz

Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.